Elektrik enerjisinin üretim aşamasından son tüketim müşterisine kadar en az kayıpla taşınması gerekir. Elektrik sistemlerinde işi yapan güç aktif güçtür. Ancak şebekeye bağlı elektrik motorları, transformatörler, led lamba gibi alıcılar, manyetik alan oluşturmak için şebekeden indüktif reaktif güç çekerler. Enerji iletim hatlarında, transformatör sistemlerinde veya kablolarda iş yapmayan ve gereksiz yere kayıplara sebep olan güç reaktif güçtür. Kompanzasyon, bu alıcıların şebekeden çektiği reaktif gücün oluşturduğu kayıpları minimuma indirir. Reaktif değerlerin az olması gelecek faturanın da yükselmesinin önüne geçilmektedir. Yani kompanzasyon sayesinde daha kaliteli, daha ucuz ve daha verimli enerji kullanılır.
Eğer reaktif güç kompanzasyonu sağlıklı çalışmaz ise; şebekede güç kayıpları oluşur, hat ve kablolar daha fazla akım çeker ve bununla beraber kayıpların oluşturduğu gerilim düşümleri nedeniyle taşınacak olan enerjinin taşıma kapasitesi düşer. Bu da üretim ve dağıtım sistemlerinin de kapasitesini azaltır.
Sürekli aynı yük altında çalışan elektrik motorları gibi reaktif güç ihtiyacı sabit olan yükler için kompanzasyon, sabit bir kondansatör grubu ile sağlanabilir. Fakat birçok tesisteki reaktif güç gereksinimi sürekli olarak değişir. Bu gibi durumlarda ise, farklı güçlerdeki kondansatör gruplarını reaktif güç gereksinimine uygun olarak devreye alıp devreden çıkartan otomatik kompanzasyon sistemleri kullanılır.
Kompanzasyon sistemlerinde en çok görülen arıza ve problemler şu şekildedir. Kondansatörlerin kapasite kaybetmesi, kondansatör patlamaları, kontaktörlerin yapışması, kontaktör-kondansator-w otomat seçiminin yanlış yapılması. Arızaların temel sebepleri yüksek sıcaklıktaki kompanzasyon panolarında malzemelerin ömürlerinin azalması, harmoniklerin veya üzerinde kalan şarj gerilimin sebep olduğu darbe akımları gösterilebilir.
Kondansatör arızalarına engel olmak için kompanzasyon sistemlerinin düzenli olarak kontrol ve bakımlarının yapılması gerekir.